TURKISH JOURNAL OF ONCOLOGY
1999 , Vol 14 , Num 4
PRİMER KUTANÖZ NÖROENDOKRİN KARSİNOMA (MERKEL HÜCRELİ KARSİNOMA) 3 VAKA SUNUMU VE LİTERATÜRÜN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkoloji AD.
Primer kutanöz nöroendokrin karsinoma (Merkel hücreli tümör) derinin nadir görülen tümörlerinden olup genellikle retiküler dermis ve subkutanöz dokuları tutar ve nadiren papiller dermis ve dermise uzanım gösterir. Vasküler ve lenfatik permeasyon sıktır. Vakaların %50'sinden fazlasında primer tümör yerleşim yeri baş-boyun bölgesi olmakla birlikte diğer vücut bölgelerinde de yerleşim bildirilmektedir. Literatürde verilen vakalar ve küçük serilerde görülen odur ki, lokalize hastalıkta tek başına cerrahi eksizyon bu tümörlerin tedavisinde yetersiz kalmaktadır. Yerel yineleme sık görülmekte olup cerrahi sonrası yerel yineleme süresi ortalama 5.5 aydır. Radyoterapinin lokal kontrolün sağlanmasına katkısı olabileceği bildirilmektedir. Bizim vakalarımızdan birinde reeksizyon sonrası negatif sınır ve birinde de yineleme sonrasında yapılan cerrahi girişimin ardından mikroskopik kalıntı hastalık olmasına karşın postoperatif radyoterapi ile yerel kontrol sağlanmış ve radyoterapinin tamamlanmasından 11 ve 12 ay sonra yeni bir yerel yineleme saptanmamıştır. Ancak her iki vakada da uzak organ tutulumu belirlenmiştir. Üçüncü vakanın ise radyoterapisi devam etmektedir. Merkel hücreli karsinomalarda uzak organ tutulumları sık görülmektedir. Kemoterapinin tedavideki rolü henüz netleşmemiş olmakla birlikte, küçük hücreli akciğer kanserlerinde etkili olan kemoterapi kombinasyonları uygulanmaktadır. Sonuç olarak literatür bilgileri ışığında lokalize Merkel hücreli karsinomaların tedavisinde postoperatif radyoterapinin yerel-bölgesel kontrolü arttırdığı ve mikroskopik uzak yayılım olasılığı için kemoterapinin yararlı olabileceği söylenebilir.
Keywords :